LED aydınlatmaya yeni bir yaklaşım getiriyor

Röportaj 3235+ kez okundu.
 

LED aydınlatmaya yeni bir yaklaşım getiriyor

Panasonic Eco Solutions Türkiye’nin faaliyetleri ve enerji alanında önemli bir tasarruf sağlayan LED aydınlatma konusunda sektörün lider firmalarından olan Panasonic Eco Solutions Türkiye Kurumsal Marka Yönetiminden Sorumlu Genel Müdürü Aysel Daysal Özaltınok Akıllı Binam Dergisi’nin sorularını yanıtladı.
Panasonic Eco Solutions Türkiye hakkında sizden bilgi alabilir miyiz? Panasonic olarak; üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünler açısından çok geniş bir yelpazeye sahibiz. 1966 yılında kurulan VİKO, 2014 yılında Panasonic Eco Solutions bünyesine katıldı. 2017 yılının Nisan ayından itibaren de Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak faaliyet göstermeye başladık. Ürünlerimizin çoğu, inşaatlara hizmet veren ürünler. Bununla birlikte bizim asıl ürün grubumuz ise elektrik anahtarları ve prizler. Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak, yüzde 50’nin üzerinde pazar payına sahibiz. Burada 56 bin metre kare üzerine kurulu bir fabrikamız var. Bu fabrikamız, dünyada da sayılı tesisler arasında yer alıyor. Bu tesislerde elektrik anahtarı ve priz üretimimizi yapıyoruz. Anahtar ve prizlerimizi, kullanılacakları yere göre; örneğin hastane, otel ve ev gibi yerler için farklı fonksiyonlarda üretiyoruz. Elektrik anahtarı ve prizler, herkesin evinde kullanılan ürünler. Ama artık bu ürünlerin malzemeleri ve tasarımları zevke göre belirlenebiliyor. Klasik dekorlarda daha farklı tonlar ya da ahşap tarzı seçilebiliyor. İstenirse metal ama daha farklı renkler de tercih edilebiliyor. Biz artık Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak, alt segmentten üst segmente kadar çok farklı tasarım ve malzemelerde üretimler yapıyoruz.   Ürün gamımız içerisinde elektrik anahtar ve prizleri, grup prizler, sigorta kutuları, aksesuarlar, alçak gerilim şalt ürünleri, elektronik elektrik sayaçları, otomatik sayaç okuma sistemleri, bina otomasyon sistemleri, LED aydınlatma ürünleri, profesyonel el aletleri, güneş enerjisi panelleri, güvenlik kamera sistemleri ve yangın algılama sistemleri yer almaktadır. Şirketimiz, anahtar priz sektöründe Türkiye pazarındaki liderliğini korurken, 70′ten fazla ülkeye gerçekleştirdiği ihracatıyla Panasonic ve VİKO markalarını dünya pazarlarında başarıyla temsil etmektedir. Tanınmış Marka ve Super Brand statülerine sahip bulunan şirketimiz, Türkiye′nin İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içerisinde yer almakta ve sektörünün Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı ilk AR-GE Merkezi unvanını taşımaktadır. Ayrıca, ürün kalite ve güvenliği ile çevresel sorumluluklarına önem veren bir yaklaşımın sonucu olarak ISO 9001 Kalite Yönetim, ISO 14001 Çevre Yönetim, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği ve ISO 27001 Bilgi Güvenliği Sistemlerine sahiptir. Türkiye’de enerji verimliliği ile ilgili gerçekleştirdiğiniz sosyal sorumluluk projeleri nelerdir?   Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak sürdürülebilir yaşama katkı sağlayan önemli sosyal sorumluluk projeleri yürütmekteyiz. Çünkü sadece üretim yaparken değil, gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için toplumu bilinçlendirmenin de ana sorumluluklarımızdan olduğunu düşünüyoruz. İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğümüz, “Aydınlık Bir Gelecek İçin” projemiz de bu yaklaşımımızı destekliyor. Bu projeyle başta öğrenciler olmak üzere İstanbul’daki ilkokullarda enerji verimliliği ve doğal kaynakların korunması konusunda bilinçlendirme çalışmaları yürütüyoruz. Her öğretim yılında ise okullarda bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmaları değerlendiriyor, örnek okulları ödüllendiriyoruz. Projemiz kapsamında faaliyet gösteren bir de çocuk tiyatromuz var. Tiyatro ekibimiz her gün bir devlet okuluna gidip, enerji verimliliği ile ilgili gösterisini sunuyor. Her yıl okullarda uygulanarak enerji verimliliği konusundaki sorumluluğun yerleşik bir bilinç haline gelmesini amaçlayan projemiz, İstanbul’daki ilk ve ortaokulların enerji tüketiminde belirgin bir azalma gerçekleşmesine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Her öğretim yılı sonunda ise projeye katılan okullar arasında düzenlediğimiz yarışma ile enerji verimliliği konusunda örnek uygulamalar gerçekleştiren okullar ödüllendiriliyor. Hedefimiz, proje sonuna kadar daha çok öğrenciye ulaşarak, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı bilinçlendirmeye devam etmek olacak. Bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çocuk tiyatromuzla şimdiye kadar yaklaşık 650 bin öğrenciye ulaştık. Tiyatromuz, keyifli ve eğitici gösterisiyle önümüzdeki dönemde de yine çocuklarla buluşacak.   Şirketiniz bünyesinde enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik için neler yapıyorsunuz?   Biz, şirket olarak sadece endüstriyel faaliyetlerimizde değil, çevreye ve topluma da katkı sağlayacak birçok alanda sorumluluk alan bir yaklaşıma sahibiz. Sürdürülebilirliği kurumsal bir değer olarak tanımladığımız için üründe, üretimde, tesis yönetiminde ve sosyal sorumluluk projelerinde doğal kaynaklarımızın korunmasını ve enerji verimliliğini ana kriter olarak ele alıp faaliyetlerimizi bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz. İçinde bulunduğumuz tesis 2005 yılında faaliyete geçti. Yapım aşamasında da çevre ve enerji verimliliği gözetildi. Enerji izleme sistemimizi, binaya taşındığımız zaman kurduk ancak faaliyete geçtikten sonra da bu konuda birçok iyileştirme gerçekleştirdik. Binamızın içerisinde 123 tane enerji analizörü bulunmakta ve bu sayede hemen her noktada enerji yönetimi sağlamaktayız. Buna göre enerjinin daha verimli kullanılabilmesi için aksiyonlar planlıyor, projeler gerçekleştiriyoruz. Binamızın dış cephesi, ısı kontrolü sağlayan ve gün ışığından maksimum düzeyde yararlanmaya imkan veren camlardan oluşmaktadır. Sahip olduğumuz bina otomasyon sistemi sayesinde, aydınlatmalarımızı sensörlerle yönetiyoruz ki gerçekleştirdiğimiz verimlilik projesi ile 2013 yılında aydınlatma ekipmanlarımızı LED teknolojisi ile yeniledik. Yine lavabolarda su tasarrufu sağlayan sensörlü armatürler kullanmaktayız. Yüzme havuzu ile showroomun aydınlatmasını tesislerimizde bulunan güneş panellerinden sağlıyoruz. Ayrıca üretim tesisimizde de enerji verimliliğine özel önem veriyoruz. Üretimde kullandığımız kompresörlerimiz ve plastik enjeksiyon makinelerinin de tamamı yine enerji tasarruflu makinelerden oluşmakta.   Gelinen nokta itibarı ile tesislerimizin sahip olduğu tüm bu verimlilik kriterlerini, çalışanlarımızın alacağı sorumluluklarla sürdürülebilir hale getirilmesi kaçınılmazdı. Günlük yaşamımızın büyük bir çoğunluğunu iş ortamlarında geçirdiğimiz düşünüldüğünde ofislerimizdeki faaliyetlerimizin tanımlanmış tasarruf kriterleri ile gerçekleşmesi ve ekolojik ayak izini azaltma girişimleri daha çok önem kazandı. Bu noktadan hareketle, geçtiğimiz yıllarda WWF-Türkiye iş birliğinde uygulamaya başladığımız Green Office Programı kapsamında elektrik ve su tüketiminin azaltılmasından kağıt ve kartuş tasarrufuna kadar birçok alanda ofislerimizde ölçülebilir iyileştirmeler gerçekleştirdik. Proje kapsamında 4-5 temel hedef belirledik. Bunlardan biri de kişi başına düşen kağıt tüketiminin azaltılmasıydı. Bununla ilgili yazıcılar ve fotokopi makineleri üzerine uyarı stickerları yapıştırdık. Onun haricinde çift taraflı yazdırma uygulamasına geçtik. Özel bir yazılımla kullanıcı bazında yazdırma oranlarını kontrol altına aldık. Green Office Programı öncesinde hemen her kullanıcıya ait bir yazıcı varken şimdi her ofiste bir ortak yazıcı var. Bir diğer önemli konu ise kişi başına düşen elektrik tüketiminin azaltılmasıydı. Tüm çalışanlarımıza enerji tüketimi ile ilgili seminerler verdik. Öğle tatilinde, mesai bitiminde, ofiste kullanılan cihazların kapatılması ve bunun önemi hakkında birçok bilinçlendirme çalışması gerçekleştirdik. Sloganımızı ise “Enerjiyi Verimli Kullanalım, Geleceğe Değer Katalım” olarak belirledik. Halen Green Office ile ilgili çalışma ve denetimler yürütüyoruz. Bu denetimlerin sonucuna göre de çalışanlara bilgilendirme yapıyoruz. Her sene yılın son günü olan, 31 Aralık’ı “sweater day” yani kazak günü ilan ettik. O gün ofislerimizin ısısını 3 derece kadar düşürüyor, enerjinin hayatımızdaki yeri ve önemine dair farkındalık oluşturuyoruz. Çalışanlarımızın çevreyle bağının güçlendirilmesi için tesislerimizin bahçesinde bir de hobi bahçemiz bulunmakta. Çalışanlarımız bu bahçede hem sebze yetiştirerek bir hobiye sahip oluyor hem de doğa ile haşır neşir olarak günün stresini atıyor. Bir de “En Çevreci Fabrika” ödülümüz var. Bu ödül, tesislerimize Sağlıklı Kentler Birliği tarafından 2015 yılında verildi. Tabii bu ödüller bizi oldukça motive ediyor. Ama asıl önemli olanın; gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için ilerlenen yolda atılan adımlar olduğuna inanıyorum. Son beş yıldır olduğu gibi WWF’nin 2018 Dünya Saati etkinliğini de ana sponsor olarak destekledik. Dünyanın en büyük çevre etkinliklerinden biri olan Dünya Saati’ne, bu yıl Türkiye’nin de aralarında yer aldığı yaklaşık 190 ülkeden milyonlarca insan katıldı. Her yıl küresel iklim değişikliği konusunda önemli bir farkındalık oluşmasını sağlayan Dünya Saati etkinliği kapsamında bu yıl 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Ayasofya Müzesi, Dolmabahçe Sarayı, Truva Atı ve Sultanahmet, Süleymaniye, Selimiye Camileri gibi pek çok yapının yanı sıra; Galatasaray, Kadir Has ve Orta Doğu Teknik Üniversiteleri gibi birçok kurum da ışıklarını kapattı.   LED aydınlatma ürünlerinizi Türkiye’de ne zaman pazara sundunuz? Panasonic olarak Türkiye’de temel LED aydınlatma ürünlerimizi eylül ayında pazara sunduk. Bununla birlikte Türkiye'de aydınlatma sektöründeki varlığımızı geliştirmeyi ve genişletmeyi de düşünüyoruz. Sektördeki gelişmeler doğrultusunda, yakın gelecekte Türkiye pazarına farklı ürünler sunmayı hedefliyoruz.   LED aydınlatmanın kullanıcıya sağladığı avantajlar nelerdir? Güvenilir aydınlatma, her yaşam alanı ya da işletmenin temel taşlarından biri olarak nitelendiriliyor. Oturma odalarımızı, çalışma alanlarımızı aydınlatan bu teknoloji, satın alacağımız ürünleri görmemizi ve bulunduğumuz ortamlarda kendimizi rahat hmemizi de sağlıyor. LED aydınlatma teknolojisi ise kullanıcıya sunduğu cazip avantajları, ısı yaymaması, uzun ömrü, gerçek ışık olması ve kullanım alanlarının çeşitliliği sebebiyle en ideal aydınlatma modeli olarak öne çıkıyor.  Panasonic, yeni LED panel serisinde tüm bu özelliklerin üzerine ince tasarımlı hatları, dayanıklılığı, güvenilirliği, üstün kalite ve ileri teknolojiyi ekliyor. Panasonic LED panel aydınlatma serisi, dekoratif ve estetik tasarım özellikleri sayesinde kullanıldığı alanlara modern bir görünüm katıyor. Öte yandan standart ampullere göre çok daha verimli olmakla birlikte, daha az enerji tüketerek çevreye de dost olduğunu kanıtlıyor. Panasonic, IEC60598 Standardı’na uygun şekilde üretilen LED panel aydınlatma ürünlerinde güçlü ve dayanıklı V2 sınıfı plastik malzeme kullanıyor. Bu sayede ekstra güvenlik sağlanıyor. Parıltıyı önleyen homojen aydınlatma ise iş ve yaşam alanlarına konfor katıyor. Panasonic LED panel aydınlatma serisi, hem gümrük şartlarına hem de olması gereken LVD, EMC, CE deklarasyonu ve RoHS gibi kalite standartlarına uyumlu olması ile benzerlerinden ayrılıyor. LED aydınlatmalarla enerji tasarrufu mümkün mü? LED panel aydınlatma, enerjiden olduğu gibi bütçenizden de tasarruf etmenize yardımcı oluyor. Düşük enerji tüketiminin yanı sıra enerjiyi verimli kullanması, uzun ömrü ve ısı yaymaması nedeniyle özellikle sıcak mevsimlerde ve klima gerektiren ortamlarda ısıdan tasarruf sağlıyor. Uzun ömürlü olduğundan da sık sık değiştirilmeleri gerekmiyor.  
Panasonic Eco Solutions Türkiye’nin faaliyetleri ve enerji alanında önemli bir tasarruf sağlayan LED aydınlatma konusunda sektörün lider firmalarından olan Panasonic Eco Solutions Türkiye Kurumsal Marka Yönetiminden Sorumlu Genel Müdürü Aysel Daysal Özaltınok Akıllı Binam Dergisi’nin sorularını yanıtladı.

Panasonic Eco Solutions Türkiye hakkında sizden bilgi alabilir miyiz?

Panasonic olarak; üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünler açısından çok geniş bir yelpazeye sahibiz. 1966 yılında kurulan VİKO, 2014 yılında Panasonic Eco Solutions bünyesine katıldı. 2017 yılının Nisan ayından itibaren de Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak faaliyet göstermeye başladık. Ürünlerimizin çoğu, inşaatlara hizmet veren ürünler. Bununla birlikte bizim asıl ürün grubumuz ise elektrik anahtarları ve prizler. Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak, yüzde 50’nin üzerinde pazar payına sahibiz. Burada 56 bin metre kare üzerine kurulu bir fabrikamız var. Bu fabrikamız, dünyada da sayılı tesisler arasında yer alıyor. Bu tesislerde elektrik anahtarı ve priz üretimimizi yapıyoruz. Anahtar ve prizlerimizi, kullanılacakları yere göre; örneğin hastane, otel ve ev gibi yerler için farklı fonksiyonlarda üretiyoruz. Elektrik anahtarı ve prizler, herkesin evinde kullanılan ürünler. Ama artık bu ürünlerin malzemeleri ve tasarımları zevke göre belirlenebiliyor. Klasik dekorlarda daha farklı tonlar ya da ahşap tarzı seçilebiliyor. İstenirse metal ama daha farklı renkler de tercih edilebiliyor. Biz artık Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak, alt segmentten üst segmente kadar çok farklı tasarım ve malzemelerde üretimler yapıyoruz.

 

Ürün gamımız içerisinde elektrik anahtar ve prizleri, grup prizler, sigorta kutuları, aksesuarlar, alçak gerilim şalt ürünleri, elektronik elektrik sayaçları, otomatik sayaç okuma sistemleri, bina otomasyon sistemleri, LED aydınlatma ürünleri, profesyonel el aletleri, güneş enerjisi panelleri, güvenlik kamera sistemleri ve yangın algılama sistemleri yer almaktadır. Şirketimiz, anahtar priz sektöründe Türkiye pazarındaki liderliğini korurken, 70′ten fazla ülkeye gerçekleştirdiği ihracatıyla Panasonic ve VİKO markalarını dünya pazarlarında başarıyla temsil etmektedir.

Tanınmış Marka ve Super Brand statülerine sahip bulunan şirketimiz, Türkiye′nin İlk 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içerisinde yer almakta ve sektörünün Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı ilk AR-GE Merkezi unvanını taşımaktadır. Ayrıca, ürün kalite ve güvenliği ile çevresel sorumluluklarına önem veren bir yaklaşımın sonucu olarak ISO 9001 Kalite Yönetim, ISO 14001 Çevre Yönetim, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği ve ISO 27001 Bilgi Güvenliği Sistemlerine sahiptir.

Türkiye’de enerji verimliliği ile ilgili gerçekleştirdiğiniz sosyal sorumluluk projeleri nelerdir?

 

Panasonic Eco Solutions Türkiye olarak sürdürülebilir yaşama katkı sağlayan önemli sosyal sorumluluk projeleri yürütmekteyiz. Çünkü sadece üretim yaparken değil, gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için toplumu bilinçlendirmenin de ana sorumluluklarımızdan olduğunu düşünüyoruz. İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğümüz, “Aydınlık Bir Gelecek İçin” projemiz de bu yaklaşımımızı destekliyor. Bu projeyle başta öğrenciler olmak üzere İstanbul’daki ilkokullarda enerji verimliliği ve doğal kaynakların korunması konusunda bilinçlendirme çalışmaları yürütüyoruz. Her öğretim yılında ise okullarda bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmaları değerlendiriyor, örnek okulları ödüllendiriyoruz. Projemiz kapsamında faaliyet gösteren bir de çocuk tiyatromuz var. Tiyatro ekibimiz her gün bir devlet okuluna gidip, enerji verimliliği ile ilgili gösterisini sunuyor. Her yıl okullarda uygulanarak enerji verimliliği konusundaki sorumluluğun yerleşik bir bilinç haline gelmesini amaçlayan projemiz, İstanbul’daki ilk ve ortaokulların enerji tüketiminde belirgin bir azalma gerçekleşmesine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Her öğretim yılı sonunda ise projeye katılan okullar arasında düzenlediğimiz yarışma ile enerji verimliliği konusunda örnek uygulamalar gerçekleştiren okullar ödüllendiriliyor. Hedefimiz, proje sonuna kadar daha çok öğrenciye ulaşarak, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı bilinçlendirmeye devam etmek olacak. Bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çocuk tiyatromuzla şimdiye kadar yaklaşık 650 bin öğrenciye ulaştık. Tiyatromuz, keyifli ve eğitici gösterisiyle önümüzdeki dönemde de yine çocuklarla buluşacak.

 

Şirketiniz bünyesinde enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik için neler yapıyorsunuz?

 

Biz, şirket olarak sadece endüstriyel faaliyetlerimizde değil, çevreye ve topluma da katkı sağlayacak birçok alanda sorumluluk alan bir yaklaşıma sahibiz. Sürdürülebilirliği kurumsal bir değer olarak tanımladığımız için üründe, üretimde, tesis yönetiminde ve sosyal sorumluluk projelerinde doğal kaynaklarımızın korunmasını ve enerji verimliliğini ana kriter olarak ele alıp faaliyetlerimizi bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz. İçinde bulunduğumuz tesis 2005 yılında faaliyete geçti. Yapım aşamasında da çevre ve enerji verimliliği gözetildi. Enerji izleme sistemimizi, binaya taşındığımız zaman kurduk ancak faaliyete geçtikten sonra da bu konuda birçok iyileştirme gerçekleştirdik. Binamızın içerisinde 123 tane enerji analizörü bulunmakta ve bu sayede hemen her noktada enerji yönetimi sağlamaktayız. Buna göre enerjinin daha verimli kullanılabilmesi için aksiyonlar planlıyor, projeler gerçekleştiriyoruz. Binamızın dış cephesi, ısı kontrolü sağlayan ve gün ışığından maksimum düzeyde yararlanmaya imkan veren camlardan oluşmaktadır. Sahip olduğumuz bina otomasyon sistemi sayesinde, aydınlatmalarımızı sensörlerle yönetiyoruz ki gerçekleştirdiğimiz verimlilik projesi ile 2013 yılında aydınlatma ekipmanlarımızı LED teknolojisi ile yeniledik. Yine lavabolarda su tasarrufu sağlayan sensörlü armatürler kullanmaktayız. Yüzme havuzu ile showroomun aydınlatmasını tesislerimizde bulunan güneş panellerinden sağlıyoruz. Ayrıca üretim tesisimizde de enerji verimliliğine özel önem veriyoruz. Üretimde kullandığımız kompresörlerimiz ve plastik enjeksiyon makinelerinin de tamamı yine enerji tasarruflu makinelerden oluşmakta.

 

Gelinen nokta itibarı ile tesislerimizin sahip olduğu tüm bu verimlilik kriterlerini, çalışanlarımızın alacağı sorumluluklarla sürdürülebilir hale getirilmesi kaçınılmazdı. Günlük yaşamımızın büyük bir çoğunluğunu iş ortamlarında geçirdiğimiz düşünüldüğünde ofislerimizdeki faaliyetlerimizin tanımlanmış tasarruf kriterleri ile gerçekleşmesi ve ekolojik ayak izini azaltma girişimleri daha çok önem kazandı. Bu noktadan hareketle, geçtiğimiz yıllarda WWF-Türkiye iş birliğinde uygulamaya başladığımız Green Office Programı kapsamında elektrik ve su tüketiminin azaltılmasından kağıt ve kartuş tasarrufuna kadar birçok alanda ofislerimizde ölçülebilir iyileştirmeler gerçekleştirdik. Proje kapsamında 4-5 temel hedef belirledik. Bunlardan biri de kişi başına düşen kağıt tüketiminin azaltılmasıydı. Bununla ilgili yazıcılar ve fotokopi makineleri üzerine uyarı stickerları yapıştırdık. Onun haricinde çift taraflı yazdırma uygulamasına geçtik. Özel bir yazılımla kullanıcı bazında yazdırma oranlarını kontrol altına aldık. Green Office Programı öncesinde hemen her kullanıcıya ait bir yazıcı varken şimdi her ofiste bir ortak yazıcı var. Bir diğer önemli konu ise kişi başına düşen elektrik tüketiminin azaltılmasıydı. Tüm çalışanlarımıza enerji tüketimi ile ilgili seminerler verdik. Öğle tatilinde, mesai bitiminde, ofiste kullanılan cihazların kapatılması ve bunun önemi hakkında birçok bilinçlendirme çalışması gerçekleştirdik. Sloganımızı ise “Enerjiyi Verimli Kullanalım, Geleceğe Değer Katalım” olarak belirledik. Halen Green Office ile ilgili çalışma ve denetimler yürütüyoruz. Bu denetimlerin sonucuna göre de çalışanlara bilgilendirme yapıyoruz. Her sene yılın son günü olan, 31 Aralık’ı “sweater day” yani kazak günü ilan ettik. O gün ofislerimizin ısısını 3 derece kadar düşürüyor, enerjinin hayatımızdaki yeri ve önemine dair farkındalık oluşturuyoruz. Çalışanlarımızın çevreyle bağının güçlendirilmesi için tesislerimizin bahçesinde bir de hobi bahçemiz bulunmakta. Çalışanlarımız bu bahçede hem sebze yetiştirerek bir hobiye sahip oluyor hem de doğa ile haşır neşir olarak günün stresini atıyor. Bir de “En Çevreci Fabrika” ödülümüz var. Bu ödül, tesislerimize Sağlıklı Kentler Birliği tarafından 2015 yılında verildi. Tabii bu ödüller bizi oldukça motive ediyor. Ama asıl önemli olanın; gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için ilerlenen yolda atılan adımlar olduğuna inanıyorum.

Son beş yıldır olduğu gibi WWF’nin 2018 Dünya Saati etkinliğini de ana sponsor olarak destekledik. Dünyanın en büyük çevre etkinliklerinden biri olan Dünya Saati’ne, bu yıl Türkiye’nin de aralarında yer aldığı yaklaşık 190 ülkeden milyonlarca insan katıldı. Her yıl küresel iklim değişikliği konusunda önemli bir farkındalık oluşmasını sağlayan Dünya Saati etkinliği kapsamında bu yıl 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Ayasofya Müzesi, Dolmabahçe Sarayı, Truva Atı ve Sultanahmet, Süleymaniye, Selimiye Camileri gibi pek çok yapının yanı sıra; Galatasaray, Kadir Has ve Orta Doğu Teknik Üniversiteleri gibi birçok kurum da ışıklarını kapattı.

 

LED aydınlatma ürünlerinizi Türkiye’de ne zaman pazara sundunuz?

Panasonic olarak Türkiye’de temel LED aydınlatma ürünlerimizi eylül ayında pazara sunduk. Bununla birlikte Türkiye'de aydınlatma sektöründeki varlığımızı geliştirmeyi ve genişletmeyi de düşünüyoruz. Sektördeki gelişmeler doğrultusunda, yakın gelecekte Türkiye pazarına farklı ürünler sunmayı hedefliyoruz.

 

LED aydınlatmanın kullanıcıya sağladığı avantajlar nelerdir?

Güvenilir aydınlatma, her yaşam alanı ya da işletmenin temel taşlarından biri olarak nitelendiriliyor. Oturma odalarımızı, çalışma alanlarımızı aydınlatan bu teknoloji, satın alacağımız ürünleri görmemizi ve bulunduğumuz ortamlarda kendimizi rahat hmemizi de sağlıyor. LED aydınlatma teknolojisi ise kullanıcıya sunduğu cazip avantajları, ısı yaymaması, uzun ömrü, gerçek ışık olması ve kullanım alanlarının çeşitliliği sebebiyle en ideal aydınlatma modeli olarak öne çıkıyor.  Panasonic, yeni LED panel serisinde tüm bu özelliklerin üzerine ince tasarımlı hatları, dayanıklılığı, güvenilirliği, üstün kalite ve ileri teknolojiyi ekliyor. Panasonic LED panel aydınlatma serisi, dekoratif ve estetik tasarım özellikleri sayesinde kullanıldığı alanlara modern bir görünüm katıyor. Öte yandan standart ampullere göre çok daha verimli olmakla birlikte, daha az enerji tüketerek çevreye de dost olduğunu kanıtlıyor. Panasonic, IEC60598 Standardı’na uygun şekilde üretilen LED panel aydınlatma ürünlerinde güçlü ve dayanıklı V2 sınıfı plastik malzeme kullanıyor. Bu sayede ekstra güvenlik sağlanıyor. Parıltıyı önleyen homojen aydınlatma ise iş ve yaşam alanlarına konfor katıyor. Panasonic LED panel aydınlatma serisi, hem gümrük şartlarına hem de olması gereken LVD, EMC, CE deklarasyonu ve RoHS gibi kalite standartlarına uyumlu olması ile benzerlerinden ayrılıyor.

LED aydınlatmalarla enerji tasarrufu mümkün mü?

LED panel aydınlatma, enerjiden olduğu gibi bütçenizden de tasarruf etmenize yardımcı oluyor. Düşük enerji tüketiminin yanı sıra enerjiyi verimli kullanması, uzun ömrü ve ısı yaymaması nedeniyle özellikle sıcak mevsimlerde ve klima gerektiren ortamlarda ısıdan tasarruf sağlıyor. Uzun ömürlü olduğundan da sık sık değiştirilmeleri gerekmiyor.  

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve akillibinam.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.