Karataş: "Şantiyeler Durursa, İstihdamı Vurur"
Konut
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
1330+ kez okundu.
Karataş: "Şantiyeler Durursa, İstihdamı Vurur"
Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği (ANTMÜTDER) Başkanı Deniz Karataş, "İnşaat sektörü, hem ülke ekonomisinin büyümesinde sektöre bağlı yüzlerce farklı sektörleri tetikleyen önemli bir güç, hem de işsizlikle mücadelenin en etkin araçlarından biridir. Şantiyeler durursa, bu diğer yan sektörleri ve istihdamı da vurur" dedi.
Büyük inşaat projelerinin ve Emlak Konut GYO’nun satışlarının yüzde 50’den daha fazla düşmüş durumda olduğunu ifade eden Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, "Butik projelerde ise, geçen senelerde 1 milyon TL civarında satışı yapılan daireler, bugünlerde 600-700 binlere kadar düşen satışlarla, lansman yani pazara ilk çıkış fiyatı ile genele yapılan, reklam edilen ilk el fiyatlarının çok altında, el altından veya sıfır dairenin ikinci eli adı altında satılmaktadır. Yatırımcılar ve üretici şirketler açısından durum kötüye gitmekle birlikte, oturum amaçlı ev almayı düşünenler de, fiyatların daha da düşmesini beklemektedir" şeklinde konuştu.
"Kira ödemek cazipleşti"
Yükselen faizler, dövizdeki istikrarsızlık, arz fazlası ve mevcut ekonomik alım gücünün de düşmesi nedeniyle ev alma olanağının zorlaştırdığını söyleyen Karataş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Belirsizlik artmış, işin matematiği de kalmamıştır. Birçok bölgede de kira çarpanları maksimum 240 iken bugünlerde 300’ü geçmiştir. Para bağlamak yerine, kira ödemek ve parayı faize yatırmak daha cazip hale gelmiştir. Demir, çelik ve sac fiyatlarında, enflasyon ve dövizdeki artışının üzerinde bir artış gözlenmekte ve ürün temininde de sıkıntı yaşanmaktadır."
"Demir fiyatı 830 TL’den 2 bin 340 TL’ye çıktı"
İnşaatın en önemli girdilerinden olan metal sektöründe fiyatların döviz bahanesiyle yükseldiğini ancak döviz gerilediği zaman, demir fiyatlarının gerilemediğini belirten Karataş, "İstikrarsız piyasa oluşmaktadır. Demirin kontrolsüz ihraç edilmesi de, fiyatlar üzerinde ayrıca artışa sebep olmaktadır. Bu durumda, konut fiyatlarının yükselmesi de, satılmasının zorluğu da kaçınılmaz olacaktır. Bu yılın Ocak ayında, serbest çalışan bir müteahhidin bin 830 TL’ye aldığı demir, Ekim ayında 2 bin 340 TL’ye çıkmıştır" dedi.
"Sektör, yabancıya konut satışı hariç, döviz kazanmıyor"
Türkiye’de konutların büyük ölçüde iç talebe yönelik üretildiğini söyleyen Karataş, "Buna karşın üretimde kullanılan girdilerin önemli bir bölümü ise ithal edilmektedir. İnşaat çeliğinden iş makinelerine, çimento ve benzeri üretiminde kullanılan enerjiden asansöre, inşaat sektörü ithal girdiye bağımlıdır. Bununla beraber etki alanı içindeki yüzlerce sektörle birlikte iç piyasaya odaklıdır. Yani sektör, yabancıya konut satışı hariç, döviz kazanmıyor. Bu da dış ticaret ve cari açığın büyümesine, yabancı para bağımlılığının artmasına, döviz fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Gelinen nokta, dar ve sabit gelirlilerin, konuta erişimini kolaylaşacağına, zorlaştırmıştır. Bizlere, ruhsatı alayım mı, şu piyasada inşaata başlayayım mı soruları tekrar gelmeye başladığına göre, iş bu noktaya geldiğine göre, cumanın gelişi perşembeden bellidir. Bu süreç ciddiye alınması gereken bir durumdur" ifadelerini kaydetti.
AKILLI BİNAM
Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği (ANTMÜTDER) Başkanı Deniz Karataş, "İnşaat sektörü, hem ülke ekonomisinin büyümesinde sektöre bağlı yüzlerce farklı sektörleri tetikleyen önemli bir güç, hem de işsizlikle mücadelenin en etkin araçlarından biridir. Şantiyeler durursa, bu diğer yan sektörleri ve istihdamı da vurur" dedi.
Büyük inşaat projelerinin ve Emlak Konut GYO’nun satışlarının yüzde 50’den daha fazla düşmüş durumda olduğunu ifade eden Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, "Butik projelerde ise, geçen senelerde 1 milyon TL civarında satışı yapılan daireler, bugünlerde 600-700 binlere kadar düşen satışlarla, lansman yani pazara ilk çıkış fiyatı ile genele yapılan, reklam edilen ilk el fiyatlarının çok altında, el altından veya sıfır dairenin ikinci eli adı altında satılmaktadır. Yatırımcılar ve üretici şirketler açısından durum kötüye gitmekle birlikte, oturum amaçlı ev almayı düşünenler de, fiyatların daha da düşmesini beklemektedir" şeklinde konuştu.
"Kira ödemek cazipleşti"
Yükselen faizler, dövizdeki istikrarsızlık, arz fazlası ve mevcut ekonomik alım gücünün de düşmesi nedeniyle ev alma olanağının zorlaştırdığını söyleyen Karataş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Belirsizlik artmış, işin matematiği de kalmamıştır. Birçok bölgede de kira çarpanları maksimum 240 iken bugünlerde 300’ü geçmiştir. Para bağlamak yerine, kira ödemek ve parayı faize yatırmak daha cazip hale gelmiştir. Demir, çelik ve sac fiyatlarında, enflasyon ve dövizdeki artışının üzerinde bir artış gözlenmekte ve ürün temininde de sıkıntı yaşanmaktadır."
"Demir fiyatı 830 TL’den 2 bin 340 TL’ye çıktı"
İnşaatın en önemli girdilerinden olan metal sektöründe fiyatların döviz bahanesiyle yükseldiğini ancak döviz gerilediği zaman, demir fiyatlarının gerilemediğini belirten Karataş, "İstikrarsız piyasa oluşmaktadır. Demirin kontrolsüz ihraç edilmesi de, fiyatlar üzerinde ayrıca artışa sebep olmaktadır. Bu durumda, konut fiyatlarının yükselmesi de, satılmasının zorluğu da kaçınılmaz olacaktır. Bu yılın Ocak ayında, serbest çalışan bir müteahhidin bin 830 TL’ye aldığı demir, Ekim ayında 2 bin 340 TL’ye çıkmıştır" dedi.
"Sektör, yabancıya konut satışı hariç, döviz kazanmıyor"
Türkiye’de konutların büyük ölçüde iç talebe yönelik üretildiğini söyleyen Karataş, "Buna karşın üretimde kullanılan girdilerin önemli bir bölümü ise ithal edilmektedir. İnşaat çeliğinden iş makinelerine, çimento ve benzeri üretiminde kullanılan enerjiden asansöre, inşaat sektörü ithal girdiye bağımlıdır. Bununla beraber etki alanı içindeki yüzlerce sektörle birlikte iç piyasaya odaklıdır. Yani sektör, yabancıya konut satışı hariç, döviz kazanmıyor. Bu da dış ticaret ve cari açığın büyümesine, yabancı para bağımlılığının artmasına, döviz fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Gelinen nokta, dar ve sabit gelirlilerin, konuta erişimini kolaylaşacağına, zorlaştırmıştır. Bizlere, ruhsatı alayım mı, şu piyasada inşaata başlayayım mı soruları tekrar gelmeye başladığına göre, iş bu noktaya geldiğine göre, cumanın gelişi perşembeden bellidir. Bu süreç ciddiye alınması gereken bir durumdur" ifadelerini kaydetti.
AKILLI BİNAM
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.