"Hazine arazileri kentsel dönüşüm mağdurlarına verilmeli"
Akıllı Bina
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
2511+ kez okundu.
"Hazine arazileri kentsel dönüşüm mağdurlarına verilmeli"
Türkiye’de Gayrimenkul Hukukunu düzenleyen yüzlerce kanun bulunurken gayrimenkul sahipleri bu karmakarışık ortamda, çoğu kez el yordamı ile işlerini yapmaya çalışıyorlar. Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü bu alanda bilgi ve tecrübe birikimi olan kişi ve kuruluşları bir araya getirmeyi hedefliyor.
Türkiye’de ve dünyada gayrimenkul sektörü değişen ekonomik çalkantılara rağmen her zaman birinci sırada yer almıştır. Fakat gayrimenkul ile ilgili olarak Orman Kanunu’ndan Kadastro Kanununa, İmar Kanunundan Finansal Kiralama Kanununa yüzlerce kanun mevcut. Buna ek olarak Boğaziçi İmar, Kültür Varlıkları, Vakıflar, Milli Emlak, Belediye uygulamaları, Danıştay, Yargıtay içtihatları gibi tüzükler ve yönetmelikler de hukuksal anlamda karmaşıklıklara yol açmakta. Deyim yerindeyse; herkesin kendi dünyasının ayrı bir gayrimenkul uygulaması var ve diğerinin alanını bilmiyor, bu yüzden de en güvenilir olması gereken mülkiyet hakkı çoğu zaman deliniyor, anlamsız kalıyor. Bu kadar önemli bir alanda; kamunun, akademisyenlerin, özel kuruluşların, hukukçuların, uygulamacıların, araştırmacıların bilgi birikimini bir araya getirip, kamuya, kullanıcıya, uygulamacıya sunan sivil bir kurum da yok.
İşin temeli “Yasa”dır
Kentsel dönüşüm yasasının işleyişiyle ilgili önemli konulara değinen ve özellikle inşaat sektörü terimlerinin yasada yer almadığına dikkat çeken Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ali Yüksel: “Gayrimenkul’ de dönüşüm yaparak, hem depremden korunmak, hem iç ekonomiyi büyütmek hem de gayrimenkulü ihraç etmek istiyorsak; önce bunun önünü tıkayan engelleri kaldırmalıyız. “Kentsel Dönüşüm” gayrimenkul hukuku alanında yeni ve olağanüstü bir çağ açıyor. Fakat Türkiye’de çürük olarak vasıflandırılmış 6.5 milyon bina mevcut. Bu binaların bugünkü hızda ve oluşacak olan yeni talepler haricinde tamamlanması minimum 50 yıl sürecek. Dolayısıyla bu oluşturulan yasanın daha kapsamlı değerlendirilmesi ve düzenlenmesi gerekiyor. Afet kanunu, olağanüstü bir kanun ve uygulanması zor ancak ek bazı yasalar çıkararak uygulanabilir. Gayrimenkulü düzenleyen 200 civarında mevzuat var ve bu mevzuatların onlarcası birbiriyle çelişkili. Gayrimenkulün tek bir mevzuatta toplanması gerekir. Özel Gayrimenkul mahkemeleri kurularak burada uzman hakimler tarafından bu tip davalara tek bir kalem altından bakılmalı. Oysa şuanda bu davaların adli mahkemede mi yoksa idare mahkemelerinde mi görüldüğü yönünde tartışmalar var. Ayrıca afet yasası, birçok temel yasayı da askıya alıyor. O halde hızlı ve geçici bir dönem için uygulanmalı ve onlarca yıl devam etmemesi sağlanmalı. Eğer kentsel dönüşüm işleyişi onlarca yıl devam ederse, büyük kargaşa çıkar. Kargaşa çıkmaması için önerilerimize uygun devam yasaları ve yönetmelikleri çıkarsa, çabuk bir dönüşüm gerçekleştirilebilir. Örneğin özellikle belli bölgelerde Kentsel dönüşüm yasasının tam olarak uygulanabilmesi ve insanların kentsel dönüşüme evet demeleri için, bakanlığın bazı hazine veya kamu alanlarından bu kişilere hak vermesi problemi çözer ve uygulamayı kolaylaştırır ” açıklamasında bulundu.
AKILLI BİNAM
Türkiye’de Gayrimenkul Hukukunu düzenleyen yüzlerce kanun bulunurken gayrimenkul sahipleri bu karmakarışık ortamda, çoğu kez el yordamı ile işlerini yapmaya çalışıyorlar. Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü bu alanda bilgi ve tecrübe birikimi olan kişi ve kuruluşları bir araya getirmeyi hedefliyor.
Türkiye’de ve dünyada gayrimenkul sektörü değişen ekonomik çalkantılara rağmen her zaman birinci sırada yer almıştır. Fakat gayrimenkul ile ilgili olarak Orman Kanunu’ndan Kadastro Kanununa, İmar Kanunundan Finansal Kiralama Kanununa yüzlerce kanun mevcut. Buna ek olarak Boğaziçi İmar, Kültür Varlıkları, Vakıflar, Milli Emlak, Belediye uygulamaları, Danıştay, Yargıtay içtihatları gibi tüzükler ve yönetmelikler de hukuksal anlamda karmaşıklıklara yol açmakta. Deyim yerindeyse; herkesin kendi dünyasının ayrı bir gayrimenkul uygulaması var ve diğerinin alanını bilmiyor, bu yüzden de en güvenilir olması gereken mülkiyet hakkı çoğu zaman deliniyor, anlamsız kalıyor. Bu kadar önemli bir alanda; kamunun, akademisyenlerin, özel kuruluşların, hukukçuların, uygulamacıların, araştırmacıların bilgi birikimini bir araya getirip, kamuya, kullanıcıya, uygulamacıya sunan sivil bir kurum da yok.
İşin temeli “Yasa”dır
Kentsel dönüşüm yasasının işleyişiyle ilgili önemli konulara değinen ve özellikle inşaat sektörü terimlerinin yasada yer almadığına dikkat çeken Gayrimenkul Hukuku Enstitüsü Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ali Yüksel: “Gayrimenkul’ de dönüşüm yaparak, hem depremden korunmak, hem iç ekonomiyi büyütmek hem de gayrimenkulü ihraç etmek istiyorsak; önce bunun önünü tıkayan engelleri kaldırmalıyız. “Kentsel Dönüşüm” gayrimenkul hukuku alanında yeni ve olağanüstü bir çağ açıyor. Fakat Türkiye’de çürük olarak vasıflandırılmış 6.5 milyon bina mevcut. Bu binaların bugünkü hızda ve oluşacak olan yeni talepler haricinde tamamlanması minimum 50 yıl sürecek. Dolayısıyla bu oluşturulan yasanın daha kapsamlı değerlendirilmesi ve düzenlenmesi gerekiyor. Afet kanunu, olağanüstü bir kanun ve uygulanması zor ancak ek bazı yasalar çıkararak uygulanabilir. Gayrimenkulü düzenleyen 200 civarında mevzuat var ve bu mevzuatların onlarcası birbiriyle çelişkili. Gayrimenkulün tek bir mevzuatta toplanması gerekir. Özel Gayrimenkul mahkemeleri kurularak burada uzman hakimler tarafından bu tip davalara tek bir kalem altından bakılmalı. Oysa şuanda bu davaların adli mahkemede mi yoksa idare mahkemelerinde mi görüldüğü yönünde tartışmalar var. Ayrıca afet yasası, birçok temel yasayı da askıya alıyor. O halde hızlı ve geçici bir dönem için uygulanmalı ve onlarca yıl devam etmemesi sağlanmalı. Eğer kentsel dönüşüm işleyişi onlarca yıl devam ederse, büyük kargaşa çıkar. Kargaşa çıkmaması için önerilerimize uygun devam yasaları ve yönetmelikleri çıkarsa, çabuk bir dönüşüm gerçekleştirilebilir. Örneğin özellikle belli bölgelerde Kentsel dönüşüm yasasının tam olarak uygulanabilmesi ve insanların kentsel dönüşüme evet demeleri için, bakanlığın bazı hazine veya kamu alanlarından bu kişilere hak vermesi problemi çözer ve uygulamayı kolaylaştırır ” açıklamasında bulundu.
AKILLI BİNAM
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.